Wednesday, December 3, 2008

1915 sözde Ermeni soykırımından bahseden fanatik Ermenilere hatırlatıyoruz;

“DAHA DÜN SAYILACAK TARİHTE, 1989-94 YILLARINDA AZARBEYCANDA YAPTIĞINIZ KATLİAMLARI UNUTMAYIN”

Sevgili okuyucular,Avustralya’da yaşayan ve bu ülkenin vatandaşı olan Türkler artık uyanmalıdırlar. 1915 de çıkardıkları isyanlar sırasında yüzbinlerce Türkü ve Kürdü katleden fanatik Ermeniler şimdi Türkler tarafından soykırımına uğradıklarını iddia ederek bazı siyasileri kandırmaktalar.
Bir zamanlar sincice çalışıp NSW eyalet parlamentosunda kabul ettirdikleri gerçek dışı soykırım iddialarını bu defa federal parlamentoya taşıyıp orada da kabul ettirmek istemekteler.Bu çıkar, menfaat ve yalan üzerine kurulu fanatik Ermeni Diasporası, kendi yaptıkları soykırımları-katliamları örtbas etmekteler. Halbuki bu cinayet şebekesi-çetesi, daha dün sayılacak tarihlerde; 1989 ve1994 yılları arasında işlediği cinayetleri-katliamları unutmuş gibiler.

Fanatik katillerden oluşan çetenin, 1989-1994 yılları arasında Azerbaycan’a karşı gerçekleştirdiği terör eylemlerinin bazılarını kısa da olsa herkesin bilmesi önemlidir. Ve bunlar şimdi kalkmışlar, 1915 ‘te İngilizlerin, Fransızların ve de o zamanki Sovyetler Birliğinin teşvik ve yardımlarıyla vatandaşı oldukları ülkeye isyan ederek Türklere, Kürtlere katliam yapanlar, sahte belgelerle, fotoğraflarla Türkler tarafından katliama uğradıklarını iddia etmekteler!.
İşin en acı tarafı da Diapora’nın saf ve cahil Ermenilerden katliama uğradıklarını iddia ederek ve kandırarak topladığı sadakalarla-yardımlarla beslenen Orhan Pamuk, Ethem Mahcupyan, Ahmet Altan, Neşe Düzel ve benzerlerinin bu Diasporaya destek vermeleri. Tabii bu destekçiler arasında, Ermeniler işbirliği yapan Kürt halkının, çocuklarının, kadınlarının katili PKK ile bu örgütün sözde lideri Ermeni dönmesi olduğu iddia edilen Apo yandaşları da bulunmakta.
Halbuki 1915 de ölen Ermeniler, çıkardıkları isyanlar nedeniyle devlet güçleriyle çarpışırken ölenlerdir. Ama isyancı Ermeni çetelerin öldürdükleri Türk ve Kürt sayısı onlardan çok daha fazladır.1915 de Osmanlı Devleti’ni yıkmak, Türk milletini Anadolu’dan sürmek için dört bir taraftan Anadoluyu işgal eden batılılarla bir olan içimizdeki vatan haini Ermeniler, yukarıda da ifade ettiğimiz ülkeler tarafından kışkırtılmışlar, akılları sıra Anadolunun doğusunu ve kuzeydoğusunu Ermenistana bağlayacaklarını sanmışlardı............

Bugüne kadar doğruluğu ispatlanmamış Ermeni soykırım yalanlarına inanmasalar da destek veren ülkeler, Ermeni toplumu üzerinden siyasi ve ekonomik çıkar sağlamayı amaçlamaktalar. Bunun için de bazı ülkelerde Türkleri ve Türkiye'yi sözde soykırımla suçlayıp anıt dikmekteler...Bugüne kadar, katliamı ve katletmeyi meslek edinen Ermeni Diasporası çetesinin amacı; tarihi gerçekleri görmezlikten gelerek, sözde Ermeni soykırımı iddialarını ve Ermenilerin taleplerini dünya kamuoyuna duyurmaktır.

Ulaşmak istediği nokta ise, büyük Ermenistan (!) ‘ hayali olup bunun için de Türkiye’den toprak ve tazminat koparmaktır. Diaspora’nın bu gerçek dışı iddia ve iftiralarına Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde kendi örf-adetlerini ve dinlerini özgürce yaşayan Ermeni asıllı Türk vatandaşları katılmamakta. Ama Diaspora’dan beslenen sözde Türk hainler bu çeteye destek vermekteler. Bu destekçilerden Orhan Pamuk’ta hiçbir edebi değeri olmayan, okuyanları sıkan kitaplarıyla değil, “ bir buçuk Ermeni kestik” demekle NOBEL ödülünü ve bir milyon dolarını almış, Türkiye’ye bir kuruş vergi ödemeden Amerikaya yerleşmiştir.

..............AZERİ TÜRKLERİNE YAPILAN KATLİAMLARVE UYUYAN TÜRKLER
...Sevgili okuyucular,Tarihi gerçekleri ve haklı davamızı dünya kamuoyuna anlatmak, Türk kimliği taşıyan herkesin, bilim adamının, Türk basın-yayın organlarının, sivil toplum kuruluşlarının görevidir.
Görevi yapabilmek için de insanların içinde biraz ulusal-milli gurur olmalıdır tabii...Bugün Avustralya’da Türk kökenli ülkelerden gelen ve Türk kanı taşıyan yüzbinlerce insanımız ve çok sayıda kuruluşumuz var.

Hepsi bu ülkenin de vatandaşı, yani büyük bir siyasi güç sahibi. Ama çoğunluğu üzerilerine ölü toprağı serpilmiş gibi uyumaktalar. Uykudan da ancak özel-resmi yemek ziyafetlerine, eğlencelere katılacakları zaman uyanmaktalar.

Eğer uyananlar varsa bu yalana dayalı, gerçek dışı sözde Ermeni soykırımına karşı çıkmak için oy verdikleri siyasilere, Ermenilerin sadece 1915’de değil daha dün sayılacak tarihte, 1989-1994 yılları arasında Dağlık Karabağ’da yaptıkları HACIALİ katliamını ve aşağıda okuyacağınız 29 terör eylemini anlatsınlar yeter.Bunun için bizim uyuyanlara, bilgisi olmayanlar biraz bilgi enjekte edelim diyoruz. Bu arada soykırım yalanlarına inanıp, destek veren Liberal Partili Senatör Cristopher Ellison ile İşçi Partili Maxine Mc Kwe’i protesto etmek isteyeneler varsa bizi arasınlar onlara hazır İngilizce yazılmış protesto mektup örneği verebiliriz.

İşte fanatik Ermenilerin-çetelerin Azarbeycanda yaptıkları saldırı ve katliamların listesi;16 Eylül 1989’da Tiflis-Bakü seferini yapan yolcu otobüsüne yapılan bombalı saldırı sonucunda 5 kişi ölmüş, 25 kişi yaralanmıştır.16 Şubat 1990’da Şuşa-Bakü seferini yapan yolcu otobüsüne yapılan bombalı saldırı sonucunda 2 kişi ölmüş, 13 kişi yaralanmıştır.10 Ağustos 1990’da Tiflis-Ağdam seferini yapan yolcu otobüsüne yapılan bombalı saldırı sonucunda 20 kişi ölmüş, 30 kişi yaralanmıştır.9 Ocak 1991’de Laçın-Şuşa yolunda yapılan silahlı saldırı sonucunda Azerbaycan Gençleri gazetesi muhabiri Salatın Esgerova ve üç Rus subay öldürülmüştür.30 Mayıs 1991 yılında Ermeni teröristler tarafından Moskova-Bakü seferini yapan trenin Dağıstan’ın Hasavyurt istasyonunda bombalanması sonucunda 11 kişi ölmüş 22 kişi yaralanmıştır.

31 Haziran 1991’de Dağıstan’ın Temirtau istasyonunda Bakü’ye gelen yolcu terinin bombalanması sonucunda 16 kişi ölmüş, 20 kişi yaralanmıştır.1981’de Türkiye’nin Paris Büyükelçiliğine düzenlenen saldırıya katılan Vazgen Sisliyan 1992’de Erivan’a gelerek buradan Dağlık Karabağ Savaşı’na katılmıştır.

Sisliyan, Rusya’nın Moskovskie Novosti gazetesine verdiği bir demeçte dünya kamuoyunun dikkatini Ermeni meselesi üzerinde yoğunlaşmasında şiddet politikasının büyük önem taşıdığını ifade etmiştir. 20 Kasım 1991’de Ermeni teröristler tarafından ısıya duyarlı roketle düşürülen helikopterde barış görüşmelerinin başlatılması için Karabağ’a giden, Azerbaycan Devlet Bakanı İsmayılov T, Başbakan Yardımcısı Haciyev Z, İçişleri Bakanı Esedov M, Başsavcı Gayıbov İ, millet vekilleri Caferov V, Mehmetov V, Devlet Başkanlığı Ofisi Danışmanı Mirzeyev O, Devlet Bakanı Namazaliyev G, Dağlık Karabağ Başsavcısı Plavskiy İ, Dağlık Karabağ İstihbarat Örgütü Başkan Yardımcısı İvanov S, Dağlık Karabağ İçişleri Bakanı Tüğgeneral Kovalev V, Dağlık Karabağ Olağanüstü hal Komutanı Jilkin N, Devlet Başkanı Danışmanı Yardımcısı Mehmetov R, Azerbaycan Devlet Televizyon Komitesinde çalışan Mustafayev A, Hüseynzade A, Şahbazov F, Rusya temsilcileri Tüğgeneral Lukaşov İ, Albay Koçarov V. ve Kazakistan İçişleri Bakanı Birinci Yardımcısı Tüğgeneral Serikov S. hayatını kaybetmiştir.28 Ocak 1992’de Ağdam-Şuşa seferini yapan helikopterin düşürülmesi sonucunda 41 sivil hayatını kaybetmiştir.22 Şubat 1993’te Kislovodsk-Bakü seferini yapan yolcu trenine Çeçenistan’ın Gudermes istasyonunda yapılan bombalı saldırı sonucunda 11 kişi ölmüş, 18 kişi yaralanmıştır.26 Şubat 1992’de Ermeniler tarafından Hocalı kentine düzenlenen saldırı sonucunda 450 sivil öldürülmüş, 400 kişi yaralanmış, 80 kişi kaybolmuş ve 800 kişi çeşitli biçimde zarar görmüştür.1 Şubat 1994’te Bakü demir yolu istasyonunda Kislovodsk-Bakü seferini yapan yolcu trenine yapılan bombalı saldırı sonucunda 3 kişi ölmüş, 20 kişi yaralanmıştır.

13 Nisan 1994’te Rusya’nın Dağıstan Alevi istasyonunda Moskova-Bakü seferini yapan yolcu trenine yapılan bombalı saldırı sonucunda 6 kişi ölmüş, 3 kişi yaralanmıştır.

BU DA SOVYETLERİN YAPTIĞI KATLİAMLARBu arada SSCB Yüksek Prezidyumu da 19 Ocak 1990 da “Bakü Kentinde Olağanüstü Hal İlan Etme” kararı almıştı. Sovyet Ordusu 20 Ocak’ta ateşli silah kullanarak Bakü’ye ve Azerbaycan’ın diğer bölgelerine girişi sonucunda resmi açıklamalara göre 133 kişi öldü, 611 kişi yaralandı, 841 kişi gözaltına alındı ve 5 kişi kayboldu.

Bu arada Türk diplomatlarına karşı saldırı eylemlerinde bulunan ABD vatandaşı Monte Melkonyan, 1990’da Erivan’a gelmiş ve daha sonra Dağlık Karabağ’a yerleşmiştir. Azerbaycan ordusu ile çatışmalar esnasında Melkonyan 1993’te öldürülmüştür. Mekonyan’ın cenaze törenine Ermenistan Devlet Başkanı Levon Ter-Petrosyan da katılmış,
Melkonyan’a ölümünden sonra Ermenistan Milli Kahramanı unvanı verilmiştir.
E.Posta- hulusisenel@yahoo.com.
.......................................................SEVDİĞİM SÖZCÜK“ İftiracılar köpeklere benzer, kaçanın ardından ürür, üzerine gidersen sesini keser “

No comments: